Mutluluk hakkında ne düşünüyorsunuz?
Mutsuzluğunuzun kaynağı, mutlulukla ilgili yanlış düşünce ve inançlarınız olabilir mi?
Genel olarak yaşamla ilgili, kendimizle ilgili ve gelecekle ilgili düşünce ve inançlarımızın ruh sağlığımız ve duygu durumumuz üzerinde önemli bir etkisi vardır. Eğer bu düşünce ve inançlarımız gerçekçi değilse, olumsuzsa ve işlevsel değilse daha depresif ve mutsuz hissederiz.
Benzer bir durum mutlulukla ilgili düşünce ve inançlarımız için de geçerlidir. Yani temel olarak mutluluk hakkında ne düşündüğümüz de mutlu olup olmamamız üzerinde etkilidir. Kimi insanlar mutluluk kavramıyla ilgili olarak daha fazla olumsuz ya da yanlış düşüncelere sahiptirler. Bu da onları mutsuz eder. Bakalım nelermiş bu mutlulukla ilgili yanlış inanç ve düşünceler?
1-Mutluluk bencilliktir.
Dünyada bu kadar acı, sıkıntı ve olumsuzluk varken mutlu olmak bencillik değil midir diye düşünüyor olabilirsiniz. Mutluluğunuzdan suçluluk duyuyor olabilirsiniz. Oysaki araştırmalar bunun tersini gösteriyor. Mutlu insanlar, daha yardımsever, dışadönük ve merhametlidirler. Mutsuz insanlar ise daha çok kendilerine dönüktürler. Ayrıca mutlu olduğunuz için suçlu hissetmenize gerek yoktur. Çünkü sizin de mutsuz olmanızın ve karşı tarafa artı bir kişi daha eklemenizin hiç kimseye ve hiçbir şeye bir faydası olmayacaktır. Mutlu kalıp, onlara yardımcı olabilme ihtimaliniz ise daha değerlidir.
2-Mutluluk insanı tembelleştirir.
Mutluluk, olumlu duygularla ve yaşam memnuniyeti ile karakterize bir durumdur. Ancak kesinlikle, sürekli bir neşe hali, vur patlasın çal oynasın bir yaşam tarzı değildir. Dolayısıyla da mutluluğu böyle bir yaşam tarzı ve tembellikle eşdeğer görmek yanlıştır. Mutlu insanların yaşam sevinçleri yüksektir, meraklıdırlar ve bu kişiler hem yaşamda hem iş yaşamında daha yaratıcı ve üreticidirler.
3-Mutluluk anlıktır, gelip geçicidir.
Haz ve keyif alma mutluluğumuz açısından önemlidir ancak haz eşittir mutluluk diyemeyiz. Dolayısıyla geçici olan sadece haz duygusudur, mutluluğun kendisi değildir. Çünkü mutluluk bir karakter halidir ve önemli oranda süreklilik arz eder. Matthieu Ricard’a göre, yaşanan geçici haz, keyif ve acı anları aslında okyanusun üzerindeki köpükler gibidir. Yukarıda fırtınalar koparken okyanusun derinliklerinde müthiş bir sükûnet ve dinginlik olabilir. İdeal mutluluk anlayışı da, böyle dışsal koşullara göre değişmeyen bir durumdur. Paul Wong, bu tür mutluluk anlayışını, “kâmil mutluluk” olarak nitelendirmektedir.
4-Mutluluk günahla eş değerdir.
Bu düşünce de yine mutluluğun sadece haz ve zevk olarak algılanmasından ve yalnızca illegal, yasak, toplum ve din tarafından hoş karşılanmayan eylemlerle elde edilebileceği düşüncesinden kaynaklanmaktadır. Oysaki mutluluk pek çok düşünür tarafından, insanca ve erdemli bir yaşamın sonucu olarak değerlendirilir. Yanlış yollardan hazza ulaşılabilir ama mutluluğa ulaşılamaz.
5-Mutluluk, hayatında hiç sorun olmaması demektir.
Hayatında hiç sorun olmayan kimse yoktur. Herkes yaşamın sıkıntı ve güçlüklerinden payına düşeni alır. Mutlu insanlar, sorunları olmayan insanlar değil, sorunlarla daha iyi başa çıkabilen insanlardır. Yani mutlu olmak her şeyin yolunda olması demek değildir.
6-Mutluluk cahilliktir.
Galat-ı meşhur olmuştur, çoğu kültürde cahilliğin mutluluk olduğu ifade edilir. Ancak araştırmalar, insanların zekâ ve eğitim düzeyleri yükseldikçe mutluluklarının da yükseldiğini göstermektedir. Tabii ki zekâ düzeyi yüksek olup cahil olan kişiler de vardır. Sanırım üzerinde tekrar düşünmemiz gerekiyor.
7-Mutlu olursam, ardından başıma kötü şeyler gelir.
Bu da pek çok kültürde var olan bir inançtır. Bizim kültürümüzde de çok gülersek başımıza kötü bir şeyler geleceğine inanılır. Bu inanç literatürde “mutluluk korkusu” olarak ifade ediliyor. Bir çeşit batıl inanç olarak nitelendirilebilir.
8-Kötü bir çocukluk geçirirsen mutlu olamazsın.
Kötü bir çocukluk geçirmek, mutluluğumuz açısından önemli bir dezavantajdır. Ancak mutluluğu etkileyen pek çok değişken vardır ve mutsuz bir çocukluk geçirse bile birey yine de mutlu olabilir.
9-Mutluluğum kendimden çok diğer insanlara bağlıdır.
Mutluluğumuz elbette başkalarıyla da ilişkilidir. Ancak daha çok kendimizle ilgilidir. Mutluluğu diğer insanlara bağlamak sorumluluktan kaçmak anlamına gelir. Bu yolda ilk yapılması gereken sorumluluğu üstlenmektir. Çünkü başka insanları değiştiremeyiz. Ancak kendimizi değiştirebiliriz.
10-Mutlu olmak çok kolaydır.
Mutlu olmak göründüğü kadar kolay değildir. Bir karakter hali olduğu göz önünde bulundurulursa, bugünden yarına gerçekleşecek bir şey değildir. Emek ve çaba ister. Uzun süreli mücadele ister. Haz ise daha az çabayla elde edilebilir. Kişi haz alabilir, haz dolu olabilir ama aynı zamanda mutsuz da olabilir. Bu bağlamda da Doğan Cüceloğlu’nun deyişiyle, mutluluk aramakla bulunacak bir şey değildir. Onu gün be gün inşa etmek gerekir.
12-Mutluluk hedefe ulaşmaktır.
Hedefe ulaşmak bireyi bir süreliğine de olsa mutlu etse de, esas olan hedefe ulaşmak değil, yolculuktur. Yani mutluluğu, sonuç odaklı değil, süreç odaklı olarak değerlendirmek gerekir. Çoğu zaman hedefe ulaştıktan sonra düşülen boşluk da bununla ilgili olabilir. Bundan dolayı, yolun sonuna varabilmeyi değil, iyi yolcu olabilmeyi öncelemek gerekir.
13-Mutluluk tamamen genetiktir.
Mutlulukta genetik faktörlerin etkisi yarı yarıyadır. Yani mutluluğun belirleyicisi yaklaşık %50 oranında genetik faktörlerdir. Bundan dolayı mutluluğu tümüyle genetik ve değişmez olarak görmek doğru değildir. O aynı zamanda bir beceridir ve öğrenilebilir.
Sizde bu mutlulukla ilgili yanlış düşünce ve inançlardan hangileri var? Eleştiri ve yorumlarınızı aşağıdaki yorum bölümüne yazarsanız sevinirim.
Dr. Tayfun Doğan
İstanbul-2020
Hocam yazılarınızı zevkle takip ediyorum.. İyi çalışmalar.
Teşekkür ederim 🙂
Tayfun Hocam bir Psikolojik Danısman olarak yazılarınızdan ziyadesiyle istifade ediyorum. Emeğinize sağlık.
Teşekkür ederim faydası oluyorsa ne mutlu bize 🙂
-Mutluluk insanı tembelleştirir. -Mutluluk cahilliktir.
bu iki önermenin %50 den fazla haklılık payı olduğunu düşünüyorum. insanımız mutluluk ve huzur kelimesini karıştırıyor. mutluluk iç dünyanızla ilgili kısa süreli olumlu duygu değişimleridir. ve her duygu zamanla ya azalır yada çoğalır. oysa huzur daha uzun vadeli daha az değişken bir duygu ve hayata bakış durumdur, öyle gündelik olaylarla çok değişmez. insan mutlu iken bunun değişmemesini ister ve bu yüzden değişime direnir ve bu durum onu tembelleştirir. cahillik kısmına gelirsek, eğer olan biten herşey hakkında daha az bilgi sahibi olursak, daha basit ve sade yaşarsak kesinlikle huzur ve mutluluğun daha kolay elde dileceğini düşünüyorum. zira zeki samimi ve duyarlı insanların bu teknoloji çağında öyle çokta mutlu olabileceklerine inanmıyorum.
[…] sonucunda, olumlu çocukluk yaşantılarının mutluluk ve yaşam doyumuyla pozitif yönde ilişkili olduğunu bulduk. Ayrıca olumlu çocukluk […]
[…] Sırrı DNA kitabına dönecek olursak, şöyle genetikle ilgili güncel ve aynı zamanda anlaşılması kolay bir kitap olsa da okusak diyorsanız, bu […]